Olumlayamadıklarımızdan mısınız?

 777Aldım verdim kabul edip evrene teslim ettim. Niyet de ettim bu yazıyla Sarımsak'ın patlamasına (aynen bin yıllık blogger aracılığıyla hem de) ve güzel övgüler almaya. Evrenden gelen sonuç: Kabul ettim ve sana sanki hayatında hiç karşılaşmamışcasına binlerce zorba yorum getirdim.Amen.Bu...

Read More

85 Yazı'ndan... (été 85)

  Merhaba Sarımsakseverler! Pandemi ayları tüm dehşet verici şekliyle sürerken uzun süredir kapalı olan sinema salonların açılmasından sonra 'ilgi çekici' bir şeylerin vizyona girmesini ve aylar sonra o koltuklarda oturup harika film izlemeyi bekledim. François Ozon'un bu yıl gösterime giren été...

Read More

Neydik? Ne Olamadık?

  ''How many special people change?     How many lives are living strange?  Merhaba Sarımsakseverler! Bu yazıya başlamadan önce güzel bir şarkıyla karşılamak istedim sizi.   Öyle tahmin ediyorum ki, her insanın hayatında mutlaka kişiye huzur veren birçok duyguyu aynı   anda yaşamasına olanak sağlayan bir şarkı vardır. Sanırım benimki de bu...

Read More

IT'i An, Çomağı Hazırla 2

''I would rather not go  Back to the old house. There's too many Bad memories.'' The Smiths - Back to the Old House   Merhaba Sarımsak Severler! Stephen King'in korku destanı olan IT, ikinci bölümüyle bu ay vizyona girdi. 2017'de yayınlanan ilk filminde olduğu...

Read More

Mahcubiyet ve Haysiyet

      ''Bir insanın elinden hayatı boyunca kendisini kandırdığı şeyi aldığınız anda mutluluğunu da bitirirsiniz.''   Kitabın kapağında her şeyin başlangıcını ya da her şeyin sona erişini temsil eden bir şemsiye var. Bu şemsiye kırılmış ve yere atılmış bir halde. Hikaye ise Ekim...

Read More

Saatten Saate Notadan Notaya

           ''İnsanlar geniş odaları ve minicik pencereleri olan evlere benziyor.''   Yetişkin biri olmama rağmen hala küçük ergen çılgınlıklarında bulunduğumu düşünüyorum, açıkçası. Bir kitaba ya da filme, bazen de her ikisine aynı anda taktığım o küçük ergen...

Read More

Çaylak Sarımsak Yurtdışında (Türkiyeli Bölüm 2)

  Merhaba Sarımsak okurları.   Yedi yıldır ilk defa blogumda iki kısım halinde bir maceramı anlatıp yazımı yazıyorum. Çok dengesiz bir ruh haline sahip olduğumdan böyle bir şeye bu zamana kadar kalkışmamam iyi olmuş aslında. Çünkü ilk yazımdaki o nefretten o öfkeden şu an eser yok. Böyle de dengesiz bir yazarım işte, n'apcan...   Kocaman bir dört ay sonunda, Erasmus sonunda Türkiye'ye,...

Read More