Pazar, Kasım 3

32. TÜYAP İstanbul Kitap Fuarı

  Eminim hepiniz D&R'ı biliyorsunuz. Kitap, film, müzik marketçisi. Önceden sadece bir iki yerde vardı fakat şimdi yüze aşkın mağazasıyla o kadar gelir sağlıyor ki arada bir televizyon reklamlarında bile görebiliyoruz.
  İstanbul Marmara Forum AVM'deki D&R, Türkiye'nin en büyük ilk üçüne girmiş bir şubesi. O mağaza şubesinden daha da büyük devasa bir D&R hayal edin. Ama çok büyük olacak! Toplam on futbol sahası büyüklüğünde neredeyse! Sadece kitapların satıldığını hayal edin. Ek olarak bir de kitaplar türlerine göre değil, yayınevlerine göre dizildiğini hayal edin. Ettiniz mi? O halde 32. TÜYAP İstanbul Kitap Fuarı'na hoş geldiniz!

  Fuara üç-dört senedir giden, kitaplarla haşır neşir olan bir öğrenci-okurum. Üzülerek söylemek isterim ki şimdiye kadar gittiğim en berbat fuar açılışına şahit oldum bu sene. Kalabalıktan ötürü söyleyecek bir şeyim yok bile! Maalesef ki geçen senelere oranla ziyaretçi sayısında bir düşüş gözlemledim açılış gününde. Ha, ilerleyen günlerde artabilir, orasını bilemem.
  
  D&R hayalimize geri dönelim. Birisine kitap sorarsanız eğer %80 oranla çalışan kişi o kitabı bilmiyordur. Tipsiz, bıkkın, 'Sıçayım kitabına, git kendin bul' bakışıyla, sistemden bakabileceğini söyler size. Peşinden gidersiniz sistem bilgisayarına doğru. İstediğiniz kitap yerli bir yapıtsa işiniz kolay fakat yabancı bir yapıtsa işiniz biraz daha zorlaşır çünkü yine %80 oranla çalışan sizden yazarın ismini ya da kitabın ismini kodlamasını ister. Ne edebi kişiliklere sahip bir çalışan...Öyle değil mi?
  O sistemden istediğiniz popüler kitabınızı bulduysanız ne mutlu! Tabii istediğiniz kitap biraz eski tarihlerde basıldıysa bu konuda da şansınız düşüyor haliyle. Küreselleşme popüler kültürün hakimiyetini de getiriyor sanırım. Kitabınızın fiyatı nettir. Normal, etiket fiyatıdır. Ne bir aşağı bir yukarı. Net. O tipsiz çalışan surata teşekkür ettikten sonra kasaya geçersiniz. Kitap kasası. Market kasası. Bakkal kasası. Ama veresiye olmadan. Kasa görevlisiyle para konuşursunuz. Başka ne konuşabilirsiniz o en az çalışanları kadar tipsiz suratla? Ödemeniz için kitap fiyatını söyler size kasa çalışanı. Kredi kartıyla da alsam aynı fiyat deyip iyice içine sokulursunuz küreselleşen dünyada kölesi olduğunuz kapitalizmin koynuna. Ödersiniz paşa paşa kitap paranızı ve yollanıırsınız marketten. Ne harika bir alışveriş deneyimi! Ne harika bir edebi ortam! Türkiye'nin gelişmesi için tam olarak ihtiyaç duyduğu şey bu(!)

  Yukarıda anlattığım alışveriş deneyimini alın ve Kitap Fuarına koyun. Evet, maalesef Kitap Fuarı olmuş size Kitap Marketi Zincirlerinin Toptan Dağıtım Yeri Fabrika Mağazası TÜYAP A.Ş. 
  Sınırlar belli. Edebi sohbet içine girmezler sizinle stant çalışanları. Gözlerinize bakarlar, ellerinize bakarlar, duygularınızı yoklarlar, kitap alacak mısınız diye... Yardımcı olacakları tek konu kitapların fiyatlarıdır. Fiyat konusunda da nettirler. Çoğu standın kasası bile var, siz ne diyorsunuz? Alacağınız kitaba karar verdiyseniz ''Lütfen kasaya ödeyin'' lafını işitirsiniz, kitabınızın barkodu okutulur, yol paranızı bile karşılamayan dilenci parasıyla eş değer bir ''promosyon'' indirim uygulanır kitaba, o da tabii ''alışveriş fişinize'' yansır ve siz o fiyattan ne aşağı ne yukarı bir para verirsiniz.

  Anayasanın 26. maddesindeki düşünce özgürlüğü hakkımı kullanarak, doğrudan hedef alarak söylüyorum bunu, İş Bankası Kültür Yayınları bana elli kuruşun lafını yaptı. Kitap alacaksınız ona göre dikkatli olun. Pazarlık payınız sıfır. Size ''Bizim cebimizden çıkıyor sonra'' diyorlar. Ayağınızı denk alın. Sarımsak, NTS abiniz şimdiden söylüyor.
  Fuara da indirim için gitmeyin. Tabii %20'lik bir indirimi indirim yerine koyuyorsanız gidin.
  Diyeceksiniz hiç mi iyi yayınevi standı yoktu? Vardı, olmaz olur mu? Büyük yayınevileri arasında Günışığı Kitaplığı, Pegasus Yayınevi, ON8 Kitap standlarına gidip çok güzel muhabbet edebilirsiniz. Bunun arasına Kaynak Kitap'ı da sokabiliriz. Fakat onun dışında kitap sohbeti edebileceğiniz bir standa uğramak bence güç. Çalışanların bakışlarını üzerinizde hissettiğiniz için doğru düzgün kitaplara bakabilmeniz bile zor... 

 Kitap Fuarına gideceklere ön bilgi olsun bunlar. Fazla umutlarla gitmeyin, yamulabilirsiniz. Gidip de ''Abartmış bu Sarımsak'' da diyebilirsiniz. Ben sadece karşılaştıklarımı aktardım. Sizin karşılaştıklarınızı değil.

   Gelelim işin indirim bölümüne. Gittiğim stantlarda hatırladığım kadarıyla indirim onları şu şekilde:
Kaynak - %25
Everest - %25
Can - %20
Doğan - %20
İş Bankası - %25
YKY - %25
ON8 - Kitapların büyük çoğunluğu 10 lira eğer dört kitaplık serileri set halinde alırsanız 40 TL yerine 35 TL
Pegasus - %25
April - %40

Şeklinde indirim bulunmakta. Ufak %5'lik yanılma payım olabilir, haberiniz ola. Salı günü tekrar gideceğim, indirim oranlarını güncelleyeceğim.
  İşin özü şu ki, indirim için gitmeyin fuara, kitaplarla bir arada olmak için gidin. Ve gitmişken ON8'e ve Pegasus'a mutlaka uğrayın!
  Görüşmek üzere!
  

0 yorum:

Yorum Gönder

Bulamadın mı?

DMCA Protection